First Love - Utada Hikaru.mp3 dinlemek için play deyin.

15 Şubat 2013 Cuma

Japonya'da Sevgililer Günü ve Kadınlar

Yüzyıllarca her türlü dış etkiye kapalı ve içe dönük Japonya, 19. yüzyılın ikinci yarısında demir perdelerini kaldırmak zorundakaldıktan sonra hızla reform ve batılılaşma sürecine girdi. Her ne kadar ekonomi, siyaset, bilim, teknoloji vb. gibi alanlarda büyük değişimler olduysa da toplumsal yapılanma, geleneksel yaşam gibi konularda mevcut durumun değişmemesi, muhafaza edilmesi büyük ölcüdebaşarıldı. Binlerce yıllık yaşam tarzı giderek çözülse de 21 yy. da bile eskinin devamını, bir yabancı bile gözlemleyebilir.

İkinci Dünya savaşının trajik bir biçimde yitirilmesinden sonra Amerikan işgali, sonraki dönemde Kore Savaşı sırasında Japonya'nın müttefiklerin lojistik üssü olması nedeniyle yapılan harcamalar, Japonya'nın savaş sonrası yeniden yapılanmasını hızlandırdı. Öte yandan pek çok batılı değer yargısı, yaşam biçimleri, etik ilkeler kısmen olduğu gibi kısmen de adapte edilerek Japonların toplumsal yaşamının vazgeçilmez parçası oldu. Misyonerlerin tüm çabalarına karşın Hristiyanların oranı yüzde biri geçmemesine rağmen, son yıllarda kilisede evlenme töreni yapanlarin oranı yüzde otuz dolayına ulaştı (Evlenmeyle ilgili yeni trendler ile geleneksel törenler birarada da uygulanmaktadır. Bu ayrı bir yazı konusudur).

Aziz Valentin gününde, önceleri, Kobe'de Morozoff isimli bir pastahane, 1936 yılından başlayarak kadınlara kalplerinden bir parçalarını sevdikleri adamlara çikolata olarak vermelerini öneren bir kampanya başlattı. Kobe'deki bu ticari kampanya olumsuz sonuçlar vermedi değil, ama  İkinci Dünya Savaşı ve sonrasında unutuldu. Tekrar gündeme gelmesi özellikle 1958'de Tokyo'daki başka bir pastahanenin kampanyaya destek vermesiyle oldu ve giderek daha  popüler bir hale geldi. Seksenli yıllardan başlayarak Sevgililer Günü özellikle Japon kadınları için bir kabus oldu. 14 Subat, Sevgililer Günü değil de tüm kadınların erkeklere çikolata verdiği gün oldu.Nasıl mı? Noel ve yılbaşından başlayarak tüm vitrinlere 14 Şubat Aziz Valentin Günü afişleri asılır. Tüm büyük mağazalarda (bir pasta, tatlı köşeleri mutlaka vardir), pastahanelerde, dükkanlarda hangi cicili bicili paketlerde hangi çikolataların satıldığı belirtilir, bu günün unutulmaması gerektiği de çekici ve rengarenk sloganlarla tekrarlanır.

Yılbaşından başlayarak, özellikle çalışan kadınlar ve bekar genç kızlar harıl harıl çikolata verecekleri erkeklerin listelerini yapmaya başlarlar. Önce kocadan, yoksa nişanlı ya da sevgili, sevgili de yoksa yakın bir erkek arkadaştan başlanır, onu çalıştığı şirketin müdürü, müdür yardımcısı, şefi (erkek olanlar) izler. Bu arada amca, dayı, enişte gibi erkek akrabaların ihmal edilmediği durumlar da olabilmektedir. Listeler yapıldıktan sonra, kime hangi çikolatanın nereden alınacağı da planlanır. Alışverişler 14 Şubat'tan önce tamamlanır. Ama bir de bakarsınız 14 Şubat sabahı, büyük mağazaların, süper marketlerin, pastahane ve şekerleme dükkanlarının, hatta metro ve tren istasyonlarındaki büfelerin ya da reyonların önünde kuyruk olmuş kadınlar var. Mesai saati başlamıştır. Bu kadınlarsa ya alışverişi son güne bırakmışlardır ya da unutmuş oldukları bir-iki erkeği o sabah anımsamışlardır. Çikolata  alışverişini sonlandırmaktadırlar.

İş yerlerinde çikolataların dağıtımı yapılır. O gün iş yerlerinde çalışma verimi düşer! Varsın düşsün. Varsın insanlar yılda bir gün daha az çalışsın. Tabii çalışan kadınlar bu tarihten önceki ve sonraki bir iki hafta gerek şirkette gerekse şirket dışında çikolata sohbetleri yapmayı da ihmal etmezler.
Şirket dışındaki dağıtım sırasında hiç beklemediği güzel bir genç kızdan çikolata alan erkeklerin de yüreklerine bir sıcaklık, kafalarına soru işareti de düşebilir.

Japon ticari zekası, Aziz Valentin gününde de kadınların ezildiğini gördüğü için, onları korumak amacıyla Beyaz Gün'ü (White Day) icat etmiştir: 14 Mart White Day(Japonlar bunu İngilizce olarak kullanıyorlar). Bu intikam gününde bu kez erkekler kadınlara şekerleme vereceklerdir. Yaklaşık 1975'ten bu yana bu ticari kampanya sürdürülmektedir. Ama Japon erkeği kuru gürültüye pabuç bırakmadığı için Beyaz Gün'den pek hoşlanmamaktadır. Ne denli promosyon yapılırsa yapılsın Beyaz Gün hala sönük geçmektedir.

Söylendiğine göre Aziz Valentin Günü harcamaları, çalışan kadınların aylık gelirlerinin yaklaşık üçte birine ulaştığı halde, Beyaz Gün hala erkeklerin aylık gelirlerinin yüzde birini bile bulmamaktadır.

(*) Bu yazı, ilk kez 7 Şubat 2007'de www.turizmhabercisi.com da yayınlanmıştır.